-
1 dokunmak
vi1) berühren (-e), anfassen (-e)dokunma bana! fass mich nicht an!2) ( incitmek) verletzen, treffenbirinin onuruna \dokunmak jds Ehrgefühl verletzenbu bana çok dokundu das hat mich sehr getroffen -
2 onur
onur Selbstgefühl n, Würde f; Ehre f;onur belgesi Ehrenurkunde f;onur üyesi Ehrenmitglied n;… onuruna zu Ehren G/ von;-in onuruna dokunmak jemandes Ehrgefühl verletzen; gegen jemandes Ehre gehen;onuruna yedirememek fig jemanden innerlich sehr treffen; sich nicht abfinden können mit -
3 onur
См. также в других словарях:
onuruna dokunmak — birinin gururunu, haysiyetini incitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
izzetinefsine dokunmak — 1) onuruna dokunmak 2) gücüne gitmek Terkedilmiş hâli izzetinefsime dokunuyor fakat onu hiç yadırgamıyorum. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
zoruna gitmek — onuruna dokunmak, gücüne gitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağırına gitmek — onuruna dokunmak veya gücüne gitmek Zamanını abur cubur işlere harcamak ağırlarına gider. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
onur — is., Fr. honneur 1) İnsanın kendine karşı duyduğu saygı, şeref, öz saygı, haysiyet, izzetinefis 2) Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer, şeref, itibar Çokbilmiş görünmek, onuruna toz kondurmak istemez. T. Buğra Birleşik Sözler … Çağatay Osmanlı Sözlük
gücüne gitmek — (bir şey birinin) gönlü kırılmak, onuruna dokunmak Bugünkü hâlimizle tabiatın sırlarını kavrayamayacağımızı düşünmek bizi sinirlendiriyor, gücümüze gidiyor. N. Ataç … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağır gelmek — 1) gücüne gitmek, onuruna dokunmak ... bir odacının ağzından bu cevabı almak insana öyle ağır geliyor ki. Y. K. Karaosmanoğlu 2) yapılması güç gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük